9 Ağustos 2012 Perşembe

EŞİMLE FİLM AKŞAMLARI

Bazı akşamlar eşimle oturup rastgele bi film seçip izliyoruz.sabırsızdır bizimki. başından beğenmezse sonuna kadar burnundan getirir insanın. bende tam tersi beğenmesemde sonuna kadar izleyip bitirmek isterim. bazen bu film nasıl bu kadar beğeniliyor diye düşünürken,bazende keşfedilmemiş filmleri keşfetmek bizi mutlu ediyor.filmlerde geçen replikler ya da olayları zaman zaman birlikte hatırlamak, ufak mimiklerle ne demek istediğini anlamak güzel...Aramızda zaten konu sıkıntısı çekmiyorduk ama şimdi daha çok konuşacak konumuz var.Herkesin zevki farklıdır tabi ama yinede düşüncelerim fikir verebilir.

  Uzay, bilim  bozar beni böyle film derdim ama bu film başka güzel. "Dünya'ya göktaşı çarpsa  ve sadece belirli sayıda insan kurayla güvenli sığınaklarda kalabilecek olsa" yı düşündüren bi film. düşüncesi bile korkunç. anne yavrusundan, eşler birbirinden kurayla ayrılıyor. yaşamak mı yaşatmak mı? güzeldi. 



Berlin'de bir kadın, savaş sonrası Almanyasını işgal eden Rus askerlerinin bir kadına yaşattıkları. Tahmin edersiniz kocası esir olan yalnız kadına gelen vuruyooorr,, giden vuruyor. yalnız kadın bi tuhaf yani türk kadını olsa bu kadar tecavüze uğrayacağıma ölürüm der kendini öldürür. yookk bu kadın madem durum bu bende gideyim komutanlarına aşık oalyım filan diyo. filmin sonunda daa neyse söylemeyeyim belki izlersiniz. Film Alman çevrelerden çok eleştiri almış. alır tabi kadın olduğumdan utandım. Nerde bizim Fatma Giriklerimiz gururlu,onurlu. neyyyysee.yinede izlenebilir tabi.
      
          
   Kendi çocuğu tarafından da taşlanmak dünyanın en zor şeyi olsa gerek. bu filmi izleyeli yıllar oldu ama tekrar görürsem yine izlerim. çocuklarla izlenmesin ama mutlaka izlensin.güzeldi. Aahh Soraya...



  Bir klasiktir. Televizyonlarda yüzlerce dönmüştür ama baştan sona ve bir ramazan gününde iftarı beklerken izlemekte güzeldi. ben bu filmde Bilo'ya ve sabrına hayranım:)




            Bayıldım diyemiycem. Bittiğinde  bitti mi yani eee noldu? dedim. illa benim filmlerin sonu belli olacak. yani aman aman illa izleyin bi film değil bence.





158 dk. çok uzun bi film ama değer. Allahımmm filmde bi uygunsuz sahne sırasında benim sorun çıkarmam( kocamın izlememesi için tripler yapmam) sebebiyle filmin büyük kısmını yalnız izlemiş olsam da :)  güzel filmdi.çocuklarla izlenmez asla. Allahtan benim çocuk henüz karnımda da görmüyor.. ben severim böyle cinayet, kim işledi filan tahmin etmeye çalışırım hiç birinde de bilemem.


Av mevsimini sinemada seyretmiştik. ben beğendim. etkileyici. türk sineması güzel yerlere gidiyor dedik çıkışta. kurgu güzeldi.oyuncular güzeldi. cem yılmaza sanırım ön yargım var biraz oyunculuğunu izlerken aslında onun yerine başkası oynasa daha güzel olurdu diyorum. 

Cem yılmazın oyunculuğuna mı kendisine mi bi antipatim var. evet evet oyunculuğuna... hokkabazda üniversitedeyken gizli buluşmalarımızda eşimle izlediğim filmlerdendi. ayrı şehirlerde olmanın ve filmi izledikten saatler sonra ayrılmamız gerektiği düşünülürse sanırım üzüntüden filme odaklanamamıştım. sinemadan çıkışta pek beğenmemiştim. ama sonra tvde bi kere daha izledim ve güzel öykü.ailecek te izlenebilecek bi film.


tavsiye üzerine izledik. ismi aşk ve gurur olunca brezilya dizileri tarzı bişey sandım hiç izlemek gelmedi içimden ama eşimin ısrarları sonucu izledik. aslında filmin orijinal adı "gurur ve önyargı"
Aşk ve gurur olarak izlemektense gurur ve önyargı olarak izlmeyi tercih ederim. isim önemli.."önyargı" kelimesi daha uygun film için. İngiliz bir ailenin kızları var boy boy işte. kadın kızları evde kalmış diye koca bulmaya çalışıyo yamamaya çalışıyo resmen. :)) ayyy bi film bu kadar mı mahalle ağzıyla anlatılır. yani türk filmi olsa böyle anlatılırda ingiliz filmi olunca işte aşk ve gurur oluyor.Duygusal olmama rağmen bu tarz filmleri sevemiyorum.bana hareket olacak.romantikseniz izleyin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder